Adana'da bir geri dönüşüm fabrikasında, 20 Ekim 2023 tarihinde akşam saatlerinde aniden patlak veren yangın, çevredeki herkesi tedirgin eden bir duruma yol açtı. Yangın, fabrikanın iç kısmında bulunan plastik atıkların bulunduğu alanda başladı ve kısa sürede bütün tesisi sarmaya başladı. Olayın hemen ardından, Adana Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı ekipleri, yangına müdahale etmek üzere hızlıca olay yerine intikal etti.
Yangının çıkış sebebiyle ilgili ilk belirlemeler, fabrikada yapılan rutin çalışmalarda dikkate alınan güvenlik önlemlerinin yetersizliği üzerindeydi. Fabrika sahipleri, yangının büyük ihtimalle elektrik kontağından kaynaklanmış olabileceğini belirtti. Olay yerine gelen Adana İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, yangın öncesinde fabrikada herhangi bir ihmal olup olmadığını tespit etmek amacıyla geniş çaplı bir soruşturma başlattı.
Fabrikanın çalışanları, yangının çıkmasıyla birlikte büyük bir panik yaşadıklarını ifade etti. İlk anlarda müdahale etmeye çalışan çalışanlar, alevlerin hızla yayılması üzerine tahliye işlemini öncelikli hale getirdi. Yangın sırasında içeride bulunan 30’a yakın işçi, itfaiye ekiplerinin ve güvenlik güçlerinin yardımıyla canlarını zor kurtardı. Yangın sonrası tarife edilen görüntüler, büyük bir tehdidin her an kapıda olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.
Yangına müdahale eden 15’in üzerinde itfaiye aracı ve ekipleri, yoğun duman ve alevlerin arasından geçerek yangını kontrol altına almaya çalıştı. Yaklaşık iki saat süren zorlu bir mücadelenin ardından yangın tamamen söndürüldü. İtfaiye ekipleri, soğutma çalışmalarına geçerek olası yeniden alevlenmelerin önüne geçmek adına yoğun çaba harcadı. Yangının söndürülmesinin ardından, fabrikadaki maddi hasarın boyutu da gün yüzüne çıkmaya başladı. İlk raporlara göre, tesisin %80 oranında hasar gördüğü bildirildi.
Yangının ardından Adana Büyükşehir Belediye Başkanı, "Tamamen kontrol altına aldığımız yangın için hayatını kaybeden ya da yaralanan olmadığını öğrenmenin bizi rahatlattığını" ifade etti. Ayrıca, vatandaşların can ve mal güvenliği için gerekli tüm önlemlerin alındığı konusunda da bilgi verdi. Yangının çıkış nedenleri üzerinde detaylı bir çalışma yürütüleceği, ilerleyen günlerde sorumluların tespit edileceği de belirtildi.
Adana'daki bu olay, geri dönüşüm tesislerinde yaşanan riskler ve güvenlik önlemlerinin ne denli önemli olduğu konusunda kamuoyunun dikkatini bir kez daha çekti. İlgili kurum ve kuruluşların geri dönüşüm alanında daha sıkı denetimler gerçekleştirmesi gerektiği görüşleri, sosyal medya platformlarında ve kamuoyunda hakim olan düşüncelerden biriydi. Yangın, geri dönüşüm sektörü için bir uyarı niteliği taşıyor; zira bu alandaki tesislerin, güvenlik standartlarını ve prosedürleri gözden geçirmesi gerektiği aşikar.
Yangın olayında büyük bir maddi kayıp oluşurken, ayrıca çevreye de zarar vermesi mümkün olan toksik gazların yayılması söz konusu oldu. Bu noktada çevre koruma uzmanları, yangının çıkış sebebinin kapsamlı bir şekilde araştırılması gerektiğinin altını çizdi. Adana'da meydana gelen bu olay, birçok soru işaretini de beraberinde getirdi. Fabrika sahiplerinin, yangından önce alınması gereken tedbirleri almamış olmasının sonuçları, hem iş güvenliği hem de çevre açısından dikkatle inceleniyor.
Adana'da yaşanan bu yangın, biber ve turuncu alanın yanında yer alan geri dönüşüm tesisi gibi işletmelerin, olası yangınlara karşı daha güçlü önlemler geliştirmeleri gerektiğini ortaya koydu. Yaşanan o anlar, tüm Türkiye’de geri dönüşüm alanındaki iş yerleri için önemli bir ders niteliğinde olacak. Bu olaydan gereken derslerin çıkarılması, hem işçilerin hem de çevrenin güvenliği açısından hayati öneme sahip.
Adana'daki geri dönüşüm fabrikası yangını, son yıllarda birçok ülkede artış gösteren benzer olaylarla birlikte, geri dönüşüm sektörünün durumunu sorgulatıyor. İş güvenliği ve çevresel korunma alanlarında gerekli iyileştirmelerin yapılması, bu tür felaketlerin önüne geçme konusunda atılacak önemli adımlar arasında yer alıyor. Geri dönüşüm sektörü, çevre sorunlarıyla mücadelede kritik bir rol oynasa da, yaşanan olaylar, güvenli ve sürdürülebilir bir çalışma ortamının sağlanmasının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha hatırlattı.